bilgisayarmuzik2
bilgisayarda müzik
Tüm bu gelişmelerden sonra, geleceği görebilmek için kristal küre ovuşturmak ya da kâhin olmak gerekmiyordu... Elektronik müziğin kalitesinin artması ve yaratılan seslerin eciş büçüş değil de gerçeğe yakın olmaya başlaması, evde müzik yapmanın tohumunu atan gelişmeydi. Çeşitli elektronik aygıtlar ve orta derecede nota bilgisi ile müzik yapmayı mümkün kılan cihazlar ise pekçok müzisyenin arasından sıyrılacak fırsatı henüz yakalayamamış müzisyenlerin ekmeğine bal sürüyordu. Bal tutan da parmağını yalamak istediğinden olsa gerek, “ev stüdyosu” kavramı gündeme fena halde mevzilendi. Sorular uçusur cevaplar kaçışır oldu fakat en yardımsever siten exi26.com imdadınıza yetişip, evde müzik yapmak isteyenlere kılavuzluk yaptı, gitarlarının jack’ı, mikserlerinin potans’ı oldu....
Bir nevi cep sözlüğü
A/D Converter: Analog verileri, dijital verilere çeviren elektronik devre, bir nevi büyücü.
Amplifier / Amfi: a) Bir sinyalin genliğini artıran elektronik nesne. b) Gitar ya da keyboard gibi enstrümanların sesinin arşa değmesi için üretilmiş, hoparlör / amfi karışımı mevhum.
Amplitude / Genlik: Ses dalgaları ya da elektrik sinyalinin gücü. Sesin yüksekliğini (loudness) de belirler.
Compressor: Ses sinyalinin en tiz ve pes sesi arasındaki aralığı azaltan - sıkıştıran - alet.
dB (decibel): a) Aslen geniş bir ölçüm aralığını, nispeten çok daha küçük bir aralığa ölçekleyen oran. İnsan kulağının farkını algılayabildiği en küçük oranın 1 dB olduğu söylenir. Eğer sinyal 6 dB artarsa ses baskısı ikiye katlanmış demektir. b) Sesin şiddetini belirten ölçü.
Convertor: Çevirici. Farklı elektronik (analog ve dijital) ortamlar arasında veri çevirmenliği yapan devrelerin genel adı.
Delay: Bir ses sinyalinin, genelde milisaniyelerle ölçülen ertelenmesi hâli ve bunu yapmaya yarayan alet.
Distortion: Çıkan sesin “cayır cuyur” çıkmasına sebep olan efekt. Bazen tercih edilir, bazen de ölesiye kaçılır. Sinyalin, içinde bulunduğu manyetik alan yüzünden bozulma eğilimi göstermesi olarak da açıklanabilir.