verimlicalisma2
verimli çalışma ve öğrenme teknikleri
Beyin kapasitesi aslında insanların daha geniş kavramları anlamasına olanak tanır. Bir konu her zaman pek çok diğer konuyla ilişkilidir. Bu birbirine bağlantılılıkların öğretilmesi, eğitim ve beyin geliştirme açısından çok faydalı bir yaklaşım olacaktır.
Yüzeysel bir bilgiyi öğrenmek bize hiçbir şey katmayacaktır. Ezberlediğimiz bir tarih veya bir formül, konuyu anlamadıkça boş bir bilgi olarak beynimizi meşgul edecektir. Anlamlı bilgi, insana bir anlam ifade eden şeylerdir. İlkokullarda fasulyeden bitki yetiştirmemiz istendiğinde bu bize mucize gibi gelmemiş miydi? Hangimizin hafızasından çıkmıştır bu bilgi? Ezberlemediğimiz, deneyimlediğimiz bir bilgi; her zaman çok daha fazla işimize yarayacaktır ve farkında olmadığımız kapasitelere sahip olan beynimizi bu yönde geliştirmek de aslında bizim elimizdedir.
Ezberlemek yerine doğal belleğimizi kullanmayı öğrenmeliyiz.
Dinlemek veya dinlememek, meselenin bir kısmı da bu!
Etkili dinlemek sadece konuşulanı duymak değildir, aynı zamanda bu duyulanlara önem vermek, anlamak ve tüm bunları değerlendirmektir.
Her şeyden önce okulda işlenecek olan konuya daha önceden göz atmış olmak, derste dinlediğin şeyleri çok daha anlaşılır kılacaktır. Öğretmenin anlattığı konu hakkında fikir sahibi olduğunda, bir sonraki cümlenin ne olduğunu tahmin etmeye çalışarak motivasyonunu devamlı ayakta tutabilirsin.
Daha sonra anlatılan konularda ana fikrin ne olduğunu bulmaya çalışmakla devam edilmelidir. Eğitimci; zaten anlatırken önemli noktaların altını çizecek, tekrar edecek, ses tonunda değişiklikler yaparak gerekli yerleri vurgulayacaktır.
Anlatılan konuda, “önemli”, “esas fikir”, “sonuç olarak”, “özetle” gibi kelimelerin yer aldığı cümlelere özellikle önem verilmelidir.
Bu aşamadan sonra önemli olan derste aktif olmak, derse katılmaktır. Her şeyden önce eğitimci dersin dinlendiğini anlamalıdır. Anlaşılmayan yerler varsa es geçilmemelidir, bunu da eğitimcinin anlaması için öğrencinin tepki vermesi gerekmektedir. Anlattıklarına hiçbir tepki göstermeyen pasif bir topluluk karşısında eğitimcinin de motivasyonu düşecek, yapacak bir şeyi kalmayacaktır. Gerekirse konu hakkında sorular sorarak ya da yorumlar yaparak eğitimciyle iletişime geçilmeli, konu yoğunlaştırılmalıdır. Soru sormaktan asla çekinilmemelidir. Zaman yetmediyse, ders sonrası da sorular yöneltilebilir.